T.C. D A N I Ş T A Y VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU Esas No : 2024/52 Karar No : 2025/19
İçtihat değişikliği/Önceki içtihat: VDDK, E:2021/714, K:2022/1019, 14/09/2022 (6183 sayılı Kanun, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu, 6736 sayılı Kanun, limited şirket ortağı, ödeme emri, yapılandırma başvurusu, yeni bir hukuki durum, hisse devri, ortağın sorumluluğu, kıst dönem sorumluluğu, vergiyi doğuran olay)
Özet: i. İlgili vergi beyannamelerinin verilmesi üzerine tarh ve tahakkuk eden damga vergisini ve geçici verginin vadesinde ödenmemesi üzerine hesaplanan gecikme zammını doğuran olayın gerçekleştiği tarihte asıl amme borçlusu şirkette ortaklık sıfatı bulunmayan davacının anılan kamu alacaklarından sorumluluğunun bulunmadığı
ii. 6102 sayılı Kanun’un 595. maddesinde, limited şirket ortaklarının esas sermaye paylarının devrinin geçerliliği için tescil ve ilan edilme şartı aranmadığından hisse devriyle ortaklıktan ayrılmanın tescil ve ilanının, kurucu bir etkiye sahip olmayıp açıklayıcı mahiyette olduğu
iii. Ortakların sorumluluklarının sona erdiği tarihin tespitinde, kural olarak, ortaklar genel kurulu kararının tarihinin değil hisse devir sözleşmesinin tarihinin esas alınmasının gerektiği
iv. Kamu icra hukukunda dönemsellik ilkesi geçerli olduğundan, belirli bir dönem ortaklık sıfatı bulunan bir kişinin kamu alacağından sorumluluğunun, şirket adına tarh ve tahakkuk ettirilen vergilerin tahakkuk ettiği tarih ve bu vergilerin vade tarihlerine göre değil kamu alacağının (vergi alacağının) doğduğu tarihin esas alınarak belirlenmesinin gerektiği
v. 06/05/2016 tarihli hisse devir sözleşmesi ile şirketten ayrılan davacının, bu tarihten sonra meydana gelen vergiyi doğuran olay nedeniyle ortaya çıkan şirket borçlarından şirket ortağı sıfatıyla sorumluluğu bulunmadığından, kurumlar vergisi, katma değer vergisi, gelir (stopaj) vergisi bakımından vergiyi doğuran olayın gerçekleştiği tarih ile davacının hisse devir sözleşmesi ile şirketten ayrıldığı tarih dikkate alınmak suretiyle kıst dönem sorumluluğu da dahil olmak üzere davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinin bu yönden yeniden değerlendirilmesinin ve bu değerlendirmenin sonucuna göre karar verilmesinin gerektiği
vi. Davacının şirket ortaklığından ayrıldığı tarihten sonra şirket tarafından yapılandırmaya başvurulmuş olması ve buna bağlı olarak amme alacağının yeni ödeme planına bağlanmış olması, ortağın sorumluluğu bakımından, tek başına borcun niteliğini değiştiren veya borcu sona erdiren yeni bir hukuki durum olmadığı, bu durumun zamanaşımına olan etkisi dışında asıl borçluya ait amme borcunun ödenmemesi halinde ortağın sorumluluğunu düzenleyen kurallar gereğince borcun takibinde gelinen aşamayı değiştirmeyeceği....