İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesine İlişkin Hükümler 

Ali ÇAKMAKCI
Yeminli Mali Müşavir

 
Giriş:

7143 Sayılı Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun 18 Mayıs 2018 Tarihli ve 30425 Sayılı Resmî Gazete’de Yayımlanmıştır.

Kanun düzenlemesi 31/3/2018 tarihinden (bu tarih dâhil) önceki dönemlere ilişkin vergi ve cezaların yeniden yapılandırılarak ödenmesi konusunda hükümler içermektedir. Mükellefler Kanunda belirtilmiş peşin veya taksitli ödeme seçeneklerini tercih ederek kesinleşmiş alacakları için yeniden yapılandırma talebinde bulunabileceklerdir.

Kanun ayrıca, işletme kayıtlarının düzletilmesi, matrah artırımı hükümleri, varlık barışı, ve diğer pek çok düzenlemeyi konu edinmektedir.

Kanunun 6. Maddesi mükelleflerin yasal kayıtlarında yer alan bozuklukları gidermeye, mükelleflere temiz bir sayfa açmaya imkan tanımaktadır. Bu hükümle özellikle kayıtdışı alış ve satışı olan veya ortaklarla cari hesap ilişkisi bulunan veyahut fiktif nitelikteki yüksek kasa bakiyesi bulunan mükelleflerin yasal kayıtlarında düzeltme yapılmasına imkan tanınmaktadır.

Kayıtlarda Olmadığı Halde İşletmede Bulunan Kıymetlerin Düzeltilmesi:

İşletmede mevcut olduğu hâlde kayıtlarda yer almayan emtia, makine, teçhizat ve demirbaşlar hakkında kanun hükümlerinden yararlanmak için aşağıdaki hükümler uygulanır:

a) Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri (adi, kollektif ve adi komandit şirketler dâhil), işletmelerinde mevcut olduğu hâlde kayıtlarında yer almayan emtia, makine, teçhizat ve demirbaşları kendilerince veya bağlı oldukları meslek kuruluşunca tespit edilecek rayiç bedel ile bu Kanunun yayımı tarihini izleyen üçüncü ayın sonuna kadar (31.08.2018 tarihine kadar) bir envanter listesi ile vergi dairelerine bildirmek suretiyle defterlerine kaydedebilirler.

  • Bildirime dâhil edilen bu kıymetler için amortisman ayrılmak suretiyle gider veya maliyet yazılamayacaktır.

b) Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler, bu fıkranın (a) bendi hükümleri uyarınca aktiflerine kaydettikleri emtia için ayrı, makine, teçhizat ve demirbaşlar için ayrı olmak üzere özel karşılık hesabı açarlar.

Emtia için ayrılan karşılık, ortaklara dağıtılması veya işletmenin tasfiye edilmesi hâlinde sermayenin unsuru sayılır ve vergilendirilmez. Daha önceki Kanun düzenlemelerinde emtia için ayrılan karşılıkların sermayeye eklenmesi mümkün iken, muhtemelen yayımlanacak Genel Tebliğ de bu konuda aynı şekilde mükelleflere imkan tanınacaktır.

Buna karşın makine, teçhizat ve demirbaşlar envantere kaydedilir ve ayrılan karşılık birikmiş amortisman addolunur. Dolayısıyla, bu kıymetler için herhangi bir şekil veya suretle amortisman ayrılması mümkün olmayacaktır.

İşletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler ise söz konusu emtiayı defterlerinin gider kısmına satın alınan mal olarak kaydederler.

c) Bu fıkranın (a) bendi uyarınca beyan edilen; genel orana tabi makine, teçhizat, demirbaş ve emtiaların bedeli üzerinden %10 oranı, indirimli orana tabi diğer makine, teçhizat, demirbaş ve emtiaların bedeli üzerinden tabi olduğu oranların yarısı esas alınarak KDV hesaplanır ve ayrı bir beyanname ile sorumlu sıfatıyla beyan edilerek, beyanname verme süresi içinde ödenir.

  • Makine, teçhizat ve demirbaşlar üzerinden ödenen bu vergi, hesaplanan katma değer vergisinden indirilemez.
  • Buna karşın, emtia üzerinden ödenen vergi (KDV) genel esaslara göre indirilebilecektir.
  • Bu emtia, makine, teçhizat ve demirbaşlar için 3065 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin (2) numaralı fıkrası hükmü uygulanmayacaktır.

ç) Bu fıkranın (a) bendi kapsamında bildirilen kıymetlerin satılması hâlinde satış bedeli, bunların deftere kaydedilen değerinden düşük olamaz.

  • Bir diğer ifadeyle, bu Kanun hükümlerinden yararlanmak suretiyle yasal kayıtlara alınan kıymetlerin satışından doğan zararların KKEG olarak beyanname üzerinde kazanca dahil edilmeleri gerekecektir.

Ayrıca, yasal düzenlemedeki ifadenin bir hukuk hatası olduğunu düşünmekteyiz. Vergi hukuku iktisadi hayata müdahale edemez, bunun değerlendirmesinin bu ifade tekniği ile yapılması bize göre hatalıdır.

  • Buna karşın, satış dışındaki hukuki tasarruflara bağlı nedenlerle zarar oluşursa dikkate alınabileceği anlaşılmaktadır.

d) Özel tüketim vergisi konusuna giren malları bu fıkranın (a) bendi kapsamında beyan eden ve alış belgelerini ibraz edemeyen mükelleflerin, bu malların “beyan tarihindeki” miktarı ve “emsal bedeli üzerinden” geçerli olan özel tüketim vergisini, bu fıkranın (c) bendinde belirtilen beyanname verme süresi içinde ayrı bir beyanname ile beyan ederek aynı süre içinde ödemeleri hâlinde bu mallar bakımından 6/6/2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin (3) numaralı fıkrası hükmü uygulanmaz.

Bu şekilde beyan edilerek ödenen özel tüketim vergisi için vergi cezası da kesilmeyecektir.

  • Kanun düzenlemesine göre kayıtlarda olmadığı halde işletmede bulunan ve yasal kayıtlara alınan mallar için geçmişe yönelik vergi zıyaı cezasından daha geniş bir ifade olarak herhangi bir “vergi cezası” uygulanmayacaktır.

Kayıtlarda Yer Aldığı Halde İşletmede Bulunmayan Kıymetlerin Düzeltilmesi:

Kayıtlarda yer aldığı hâlde işletmede bulunmayan mallar hakkında aşağıdaki hükümler uygulanır:

a) Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri (adi, kollektif ve adi komandit şirketler dâhil), kayıtlarında yer aldığı hâlde işletmelerinde mevcut olmayan emtialarını, bu Kanunun yayımı tarihini izleyen üçüncü ayın sonuna kadar (31.08.2018 tarihine kadar), aynı nev’iden emtialara ilişkin cari yıl kayıtlarına göre tespit edilen gayrisafi kâr oranını dikkate alarak fatura düzenlemek ve “her türlü vergisel yükümlülüklerini yerine getirmek suretiyle” kayıt ve beyanlarına intikal ettirebilirler.

Gayrisafi kâr oranının cari yıl kayıtlarına göre tespit edilemediği hallerde, mükellefin bağlı olduğu meslek odalarının belirleyeceği oranlar esas alınır.

  • Bu hükme göre ödenmesi gereken katma değer vergisi, ilk taksiti beyanname verme süresi içinde, izleyen taksitler beyanname verme süresini takip eden ikinci ve dördüncü ayda olmak üzere üç eşit taksitte ödenecektir.

b) Eczaneler, stoklarında kaydi olarak yer aldığı hâlde fiilen bulunmayan ilaçları, bu Kanunun yayımı tarihini izleyen üçüncü ayın sonuna kadar maliyet bedeli üzerinden fatura düzenlemek suretiyle kayıtlarından çıkarabilirler.

Bu suretle kayıtlardan çıkarılan ilaçların maliyet bedeli üzerinden %4 oranında hesaplanan katma değer vergisi ayrı bir beyanname ile beyan edilerek beyanname verme süresi içinde tek taksitte ödenir.

Eczaneler tarafından ödenen bu vergi, hesaplanan katma değer vergisinden indirilemez, gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınamaz.

  • Bu fıkra hükmünün uygulanmasına ilişkin olarak geçmişe yönelik vergi cezası ve gecikme faizi uygulanmayacaktır.

Kasa Ve Ortaklar Cari Hesaplarına İlişkin Düzenleme

Kayıtlarda yer aldığı hâlde işletmede bulunmayan kasa mevcudu ve ortaklardan alacaklar ile bunlarla ilgili diğer işlemler hakkında aşağıdaki hükümler uygulanır:

a) Bilanço esasına göre defter tutan “kurumlar vergisi mükellefleri”, 31/12/2017 tarihi itibarıyla düzenledikleri bilançolarında görülmekle birlikte işletmelerinde bulunmayan kasa mevcutları ve işletmenin esas faaliyet konusu dışındaki işlemleri dolayısıyla (ödünç verme ve benzer nedenlerle ortaya çıkan) ortaklarından alacaklı bulunduğu tutarlar ile ortaklara borçlu bulunduğu tutarlar arasındaki net alacak tutarları ile bunlarla ilgili diğer hesaplarda yer alan işlemlerini bu Kanunun yayımı tarihini izleyen üçüncü ayın sonuna kadar (31.08.2018 tarihine kadar) vergi dairelerine beyan etmek suretiyle kayıtlarını düzeltebilirler.

Düzenleme sadece kurumlar vergisi mükelleflerini dikkate almakta ve tam veya dar mükellef ayrımı bulunmamaktadır.

Ayrıca, 131 veya 331 gibi muhasebe hesapları dışında kalan ortaklarla ilgili diğer hesaplarda yer alan cari hesap tutarlarının da kayıt düzletme hükümleri kapsamında değerlendirileceği açıktır. Beyan tarihindeki net bakiye, 31.12.2017 tarihindeki bakiyenin aşağıda ise bu durumda düşük bakiye tutarı dikkate alınacaktır. Maliye Bakanlığı’nın yayımlayacağı ikincil düzenlemelerde konuya ilişkin açıklama getirmesi beklenmektedir.

  • b) Bu fıkranın (a) bendi kapsamında beyan edilen tutarlar üzerinden %3 oranında hesaplanan vergi, beyanname verme süresi içinde ödenir.
  • Kurumlar vergisi mükellefleri, yasal olarak düzelttikleri net bakiye üzerinden %3 vergiyi beyanname verme süresi içinde tek seferde ödeyeceklerdir.

c) Bu fıkra kapsamında ödenen vergiler, gelir veya kurumlar vergisinden mahsup edilmez; beyan edilen tutarlar ve ödenen vergiler, kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak kabul edilmez. Bu fıkra uyarınca beyan edilen tutarlar nedeniyle ilave bir tarhiyat yapılmayacaktır.

Bu fıkra kapsamında beyanda bulunan kurumlar vergisi mükelleflerinin bu beyanları nedeniyle 2018 yılı geçici vergi beyannamelerinde düzeltme gerektiği takdirde, düzeltme işlemleri bu fıkrada öngörülen beyanname verme süresi içinde yapılır ve düzeltme işlemleri nedeniyle herhangi bir ceza veya faiz aranmaz.

Yapılacak düzeltme işlemleri nedeniyle mükellef adına ilk geçici vergi döneminde red ve iade tutarı çıkarsa, yıllık kurumlar vergi beyanında mahsup sonucuna göre değerlendirilip iadesi talep edilebilecektir.

Maliye Bakanlığı, bu maddenin uygulanması ile ilgili olarak yılı içerisinde ödenmesi gereken vergilerin ödeme sürelerinde değişiklik yapmaya, 213 sayılı Kanun hükümlerine göre bildirimde bulunma zorunluluğu getirmeye ve uygulamaya ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.

WeCreativez WhatsApp Support
ADEN YMM